Dünyaca ünlü İslam düşünürü Hasan Turabi, Sudan’ın eski Devlet Başkanı Ömer el-Beşir ve çevresindeki kadroların yolsuzluklar ve güç zehirlenmesi nedeniyle nasıl değişim geçirdiklerini anlatıyor. 1989’dan bu güne Sudan yönetiminin nasıl yozlaştığını anlatan Turabi, 2007’de verdiği ve son dönemde sosyal medyada viral olan bir ropörtajda, “Devletin mallarını ve paralarını eşi benzeri görülmemiş bir şekilde çalıp çırptılar. Sudan’da yolsuzluk her yeri kapladı. Sadece devletin zirvesinde değil, üst birimlerinden alt birimlerine kadar her yere yayıldı. Onlar bizim kardeşlerimiz değiller!” diyor.
Yazdığı eserlerle Müslüman coğrafyayı etkileyen Turabi, Batı medyasının da ilgi odağıydı. 1989’da eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in iktidara gelmesine destek verdi. Süreç içerisinde Sudan’daki yönetimin yozlaştığını belirttiği için Beşir ile yollarını ayırdı.
2001’de Beşir rejimi tarafından ev hapsine mahkum edilen Turabi, 2003’te salıverilse de 2004’te yeniden gözaltına alındı. Bir kaç yıl sonra gelen tepkileri hafifletmek için serbest bırakıldı. 5 Mart 2016’da vefat eden Turabi son nefesine kadar Beşir rejiminin yaşadığı yozlaşma, yolsuzluk ve adaletsizlikleri dillendirmeye, uyarmaya devam etti.
2001’de Beşir rejimi tarafından ev hapsine mahkum edilen Turabi, 2003’te salıverilse de 2004’te yeniden gözaltına alındı. Bir kaç yıl sonra gelen tepkileri hafifletmek için serbest bırakıldı. 5 Mart 2016’da vefat eden Turabi son nefesine kadar Beşir rejiminin yaşadığı yozlaşma, yolsuzluk ve adaletsizlikleri dillendirmeye, uyarmaya devam etti.
‘AİLEM İÇİN BİR EV BİLE ALDIĞIMI GÖRÜRSENİZ BENİ ASIN’ DERDİ
“Sudan’ın vicdanı, bilge sesi” olarak anılan Turabi, 2007’de el-Hiwar TV’ye verdiği röportajında Beşir ve çevresindeki kadroların yolsuzluklar ve güç zehirlenmesi nedeniyle nasıl değişim geçirdiklerini şu sözlerle anlatıyor: “Yollarımız ayrıldığında yolsuzluk daha kötü bir hale gelerek herkesi kapsadı. Bütün Sudanlılar bunu biliyorlar. Oysa ilk başlarda bizzat kendisi, ‘Eğer ailem için bir ev bile inşa ettiğimi görürseniz beni asın’ derdi.”
ALLAH’IN KENDİSİNİ GÖZETLEDİĞİNİ UNUTTU!
“Ben özellikle onu ya da bir başkasını kastetmiyorum. İktidara geldiğinde kendisini engelleyecek bir kriter ya da ölçü olmayan kimse, Allah’ın kendisini gözetip denetlediğini de unutur. Yolsuzluk, mal sevgisi ve ihtirası bir kanser gibi yavaş yavaş yayılarak onu ele geçirir ve ne kadar çalsa da doymamaya başlar. Sudanlılara liderlerini, önemli bakanlıkları ellerinde tutan bakanları, üst düzey makamlardaki yetkililere açıktan, alenen ve göstere göstere kocaman evleri nasıl insaş ettiklerini sorun. Sudan halkı, bu kişilerin maaşlarının bırakın mütevazi bir evi, bir oda bile inşa etmelerine yetmeyeceğini biliyor. Bütün bunların kaynağının ne olduğunu da biliyorlar ve soruyorlar: Bu nereden geldi? Bu nereden geldi?”
YOLSUZLUK HER YERİ KAPLADI
“Devletin mallarını ve paralarını eşi benzeri görülmemiş bir şekilde çalıp çırptılar. Sudan’da yolsuzluk her yeri kapladı. Sadece devletin zirvesinde değil, üst birimlerinden alt birimlerine kadar her yere yayıldı. Herkes, ‘Yetkililer çalıyorsa petrol gelirlerini zimmetlerine geçiriyorlarsa, bizim neyimiz eksik’ demeye başladı. Dürüstlük ve güvenilirlik kayboldu. Bunun yerine maddiyat ve para sevgisi herkesi ele geçirdi. Elbette herkesin böyle oldğunu iddia etmiyoruz. Şimdi kamu kurumları sözde sosyalizmi benimsedi. Ama aslında onlar bakanlıklardan daha çok yolsuzluğa batmış bir durumda.”
DÜN AZ BİR MALLARI VARDI, BUGÜN ÜZERLERİNE TONLARCA PARA YAĞIYOR
“Onlar bizim kardeşimiz değiller. Bizim kardeşlerimiz güvenilirlerdi. Doğrusu tam bir dürüstlük timsaliydiler. Çünkü sahip oldukları mallar çalmaya değmeyecek kadar azdı. Çok az bir mal ile imtihan oluyorlardı. Oysa bugün üzerlerine tonlarca para yağıyor. Dolayısıyla dürüst ve güvenilir imajları yerle bir oldu.”
İslam dünyasının her yanı Beşirlerle dolmuş yokluk ve kıtlıktan inim inim inliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder
Değerli fikirlerinizi bizimle paylaşırsanız seviniriz